12 Mayıs 2010 Çarşamba

Türk Toplumları

Tarihlerin başlangıcında Orta Asya'da törelerini oluşturarak birlikte yaşayan

Türk Topluluklarının bir kısım . çeşitli Aktörlerin etkisiyle. Yaşadıkları coğrafyayı bırakarak dünyanın Çarklı bölgelerine dağılmışlardır, deniş /aman ve mekan boyutlarındaki bu değişiklikler. Çarklı coğrafyalardaki komşularıyla da etkile­şimleri sonucu , onların yaşayış tarzlarında da değişiklikler ortaya çıkarmıştır. Türk devlet geleneğinin önemli unsuru olan "Töre " sayesinde devlet ve toplum olma şuu­runu sürdürmüşler , temel ilke ve değerlerini muhafaza etmişlerdir. Türk sosyo -kültür yapısının önemli unsurları örf, adet ve gelenekler, bütün toplumun katkısıyla ortaya çıkarlar ve arkalarında organize olmuş resmi bir güç bulunmaksızın varlıklarını devam ettirirler; birlik ve bütünleşmeyi sağlarlar.

Biz Türkiyem Vakfı olarak tarihi ve kültürel bağlarımız bulunan Türk devlet ve topluluklarıyla ortak kültürel değerlerimizi ; " düğün ve bayramlar, aile ve komşu ilişkileri " bağlamlarında tespit etmek istedik . Bu amaçla Türkçe konuşan Türkiye dahil toplam altı devlet ve yedi topluluktan ilgili birer yetkiliye bu isteğimizi bildirdik. Türkiye Türkçesinde iki ayrı kavramla ifade edilen "düğün" ve "bayram" olguları , I ürk devlet ve topluluklarının çoğunda tek "toy" kavramı ile ifade edildiğinden , görüldüğü üzere , tebliğlerin büyük bir kısmında sadece " düğün " üzerinde durulmuş , bir kısmı " bayram " " aile ve komşuluk " ilişkilerini de işlemişlerdir. Tebliğlerin hemen tamamında düğün üzerinde durulduğundan , sonuç bildirgemizde sadece bu konudaki ortak yönlerimizi vurgulamakla yetineceğiz.

Gülin öğüt Eker'in de belirttiği gibi , Türk insanının duygu ve düşüncelerini , gelenek ve göreneklerini , inançlarını , hayat tarzım , kısaca milli benliğini yansıtan düğün kavramı; birleştirici, eğlendirici, mutluluk verici fonksiyonları ile Türk kültü­rünün en önemli unsurlarından biridir. Toplumun ortak değer yargılarına, bilinç altına . hayat tarzına sıkı sıkıya bağlı ve bir noktada bu niteliklerin bir yansıması olan dü­ğünle ilgili her türlü kavram ve uygulama, bize Türk dünyası Türk kültürünü tarihi ve kültürel açılardan değerlendirmede önemli bir anahtardır.

Evlenme olayının törensel boyutu Türk lehçelerinin hemen hepsinde "düğün" ve "toy" kavramlarıyla ifade edilmektedir. Toplumun temel birimi ve birleştirici - bü­tünleştirici grubu olan aile kurumu düğün ile kurulduğundan , bu olay , bütün Türk topluluklarında adeta bir bayram gibi algılanmıştır. Daha önce de belirttiğimiz gibi , bu lehçelerde " bayram " kavramı" toy " kelimesi ile karşılanmaktadır.

Türk evlenme geleneğinin ilk adımlarından biri olan " kız isteme " işlemi " dü­nürlük , dünürlüğe gitme " kavramları ile ifade edilir. Böylece iki aile arasında akra­balık bağının kurulması yolundaki bu ilk adım aynı zamanda tararlar arasında bir birlik, yakınlaşma ve dayanışma girişimidir.

Kız isleme sırasında . islenen hayırlı sonucu ulaşabilmek için so/e dini yüküm lülük ve kudsiyeti semboli/e eden " Allah'ın emri. Peygamberin kavliylc kızını/... ..'ı , oğlumuz.....a istiyoruz" kalıp ıladesıyle başlanır.

Türk evlenme geleneğinin önemli unsurlarından biri de , eski Türklerde "sep" . " kalıng" karşılığı kullanılan " çeyiz " olarak ortaya çıkmaktadır.

Kızın kendisinin , aile ve akrabasının el ve işbirliği ile hazırlanan çeyiz , hem evlenen çiftlerin ihtiyaçlarını karşılayacak , hem de uzun süre kullanım ve hatıra değeri taşıması dolayısıyla birlik ve beraberlik ruhunu , dayanışmayı arttıracak ; bazı usul ve motiflerin nesilden nesile aktarımı yoluyla kültürün devamlılığını da sağlaya­caktır.

Türk devlet ve toplulukları arasındaki ortak yönlerin bir başka örneği de evlen­me olayının her safhasında şeker ve benzeri yiyeceklerin kullanılmasıdır. Ağız tadını sembolize eden şeker ve şeker ürünleri , yeni kurulan ailenin huzurlu , mutlu bir bir­liktelik oluşturması amacıyla kullanılır.

Türk evlenme geleneğindeki, oğlan evinin kız tarafını birkaç defa ziyaret etmesi de , kız evinin naz evi olduğu algılamasını pekiştiren yaygın bir uygulamadır.

Evlenme konusunda bir diğer gelenek " kına " dır. Bu gelin adayı genç kıza , yeni bir yuva kuracağı sevincini , anne - baba evinden ayrılırken duyduğu hüzünle birleştirerek duygusal bir burukluk yaşatan bir etkinliktir.

Bütün Türk dünyasında ortak olarak uygulanan bir diğer gelenek de * saçı saçma "dır. Gelinin oğlan evine girişi esnasında , evliliğin aileye bolluk . bereket ve uğur getirmesi dileğiyle bozuk para . şeker , çerez . buğday ve benzeri gelin ve damadın başından saçılır.

Sonuç olarak; Vakfımızın bu toplantısı . Türk dünyası ve toplulukları ile ortak değerlerimizin ve yönlerimizin tespiti konusunda bir başlangıçtır. Tek düğün konu­sunda bile birçok ortak değerimiz / yönümüz / uygulamamız olduğu tespit edilmiştir. Daha geniş bir zamanda daha geniş bir katılım ve imkanlarla yapılacak bir toplantıda ortak değer ve yönlerimizin daha geniş bir yelpazede ele alınması ve tespit edilmesi mümkün olacaktır. Böylece Türk devlet ve toplulukları arasındaki tarihten gelen kültürel bağlar , bugünkü gücünü ve renkliliğini de aşarak , onlan daha güçlü ve dayanışmalı olarak geleceğe taşıyacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder